23 Ağustos 2013 Cuma

KANAYAN YARA: TRANSFER (1.BÖLÜM)

Her transfer döneminde aynı filmi izliyoruz. Sezon başı, sezon sonu fark etmiyor. Kuluplerimiz transferde hep bir yerleri eksik bırakıyor. Buna bir çok neden sayabiliriz. Ama ben 4 temel yanlış üzerinde yoğunlaşacağım.
  •   Yıllardır devam eden son yıllarda iyice saçma bir hal alan yabancı sınırlaması.
  • “Scouting”(futbolcu izleme) sistemini kulüplerimizin bir türlü benimseyememesi. Buna önem verilmemesi.
  • Karanlık yönetici-menajer ilişkileri.
  •  Futbolculara verilen yüksek transfer ücretleri.
Kulüplerimiz özelinde yukarıdaki başlıklara göre şu ana kadarki 2013 yaz transfer dönemindeki sıkıntıları irdeleyelim.

FENERBAHÇE

Yıllardır transferde temel mevkilerinden birini sürekli eksik bırakan bazı mevkilerdeki futbolcu sayılarını hep şişiren kronik transfer hastası kulübümüz. Yapılan transferle bakalım. Öncelikle saçma yabancı kısıtlamasının Fenerbahçe’yi ciddi sıkıntıya soktuğunu söylemeliyiz. En verimli transfer sezon bitmeden yapılan transferdir bana göre. Antrenörünüz belliyse eksikleri belirleyip ona göre transferde erken davranmak en mantıklısı. Aykut Kocaman’la devam edileceği planlandığından transfer girişimlerini erken yapıldı bu sene. Ancak sezon sonunda önceden planlı olmayan bir şekilde Aykut Hoca ile yollar ayrıldı. Ancak gelinen durumdaki tabloya bakıldığında Aykut Hoca döneminde planlanan oyuncuların alındığı gözüküyor.

Fenerbahçe yıllardır hep transfere gereğinden fazla yüksek bedeller ödeyen, bedava transfer nerdeyse hiç yapamayan bir kulüp olarak göze çarpıyor. Alves stoper rotasyonunda Fenerbahçe’nin ihtiyacı olan bir transferdi. Bence bu seneki en verimli transfer de o zaten. Türkiye’de kalıcı bir iz bırakacağına inanıyorum. 5,5 m. Euro’luk bonservis bedeli ise dünyanın çoğu yerinde stoper için yüksek bir bedeldir. Ancak yabancı sınırlaması “olmuş” oyuncuya yönlendirdiğinden kabul edilebilir bir transfer.


Michal Kadlec geçen sezon neredeyse hiç maç oynamamış bir oyuncu. Sol bek mevkiinde Ziegler’in gidişiyle doğan eksiklikten dolayı transfer edildi. O mevkide Hasan Ali var. Potansiyeli büyük olan oynadıkça kendini geliştiren bir oyuncu Hasan Ali.  Gökhan Gönül kadar olmasa da aynı tarzda oynayan enerjik, ofansif bir bek… Eğer Fenerbahçe’ye yabancı sol bek transfer edecekseniz bu oyuncu ya Hasan Ali’nin çok önünde olacak, tartışmasız bu oyuncu oynar diyeceksiniz yada genç potansiyelli az maliyetli bir oyuncu alıp Hasan Ali’yi yedekleyeceksiniz. Kadlec’e baktığınız zaman bu iki özelliği de karşılamıyor. Avrupa maçlarında aynı Ziegler gibi hep ilk tercih o oldu. Ama performansıyla hiç tatminkar olmadığını söylemeliyiz. Hasan Ali’nin bu mevkide 2 sezondur hakkı yeniyor bana göre. Kadlec’in bonservisine de 4 milyon gibi bir rakam verildiği göz önünde bulundurulursa söylediklerim ışığında hatalı bir transfer olarak göze batıyor.

Alper Potuk transferi başkan transferi. Plansız yapılmış, hem GS’ye transferde çelme takmak için hem de 6+4’ten az etkilenmek için yapılmış bir transfer. Holmen’in ise apar topar takımda 11 yabancı varken neden alındığını anlayabilmek mümkün değil. Onla da Aykut Hoca zamanında anlaşıldığı söyleniyor. Cevabını bulamadığımız karanlık bir menajer oyunu var gibi geliyor bana bu transferde. Yoksa Alper transferiyle iyice şişmiş orta saha rotasyonunu yeni bir yabancı ile doldurmak hiç mantıklı değildi. Holmen beğenmediğim bir oyuncu değil. Zaten transfer de FB’de alışık olmadığımız şekilde bedelsiz yapıldı. Ancak mevcut kadroya baktığınızda forvet ve sağ bek mevkilerinizde ciddi eksikler varken o bölgeyi iyice doldurmak mantığa aykırıydı. Zaten 5 resmi maç yapıp yeni transferinizi oynatamamak ciddi şekilde ironik bir durum.

Gelelim Emenike’ye… Her transfer döneminde Fenerbahçe bir-iki oyuncuya kafayı takar ve transfer bitene kadar aynı oyuncuların ismini duyarız. Scouting sistemi ülkemizde hiç gelişmediğinden bu sadece Fenerbahçe için değil tüm kulüplerimiz için geçerli aslında. Bu transfer dönemini Emenike-Cardozo söylentileri ile geçirdik. Mutlaka oyuncuya ihtiyaç olunan, alınacak oyuncunun takımın temel taşı olacak bir pozisyon için  kamp döneminin tamamının transfersiz geçilmesi ciddi bir transfer hatası olarak karşımıza çıkıyor. 13-15 m. Euro gibi bir parayı gözden çıkarıp transferi zamanında yapamamak ciddi bir transfer başarısızlığı,,. Sonuçta Emenike alındı bu mevkiye. Takımı ile kamp geçirmedi. Arkadaşlarını tam olarak tanımıyor. Oynadığı 2 maçta bu uyumsuzluğu ciddi şekilde gördük zaten sahada da..


Son olarak transfer yapılmayan ve de yapılmayacak eksik bölgelere gelelim. Gökhan Gönül sezon sonu ameliyat geçirdi. Performansı ile yeri doldurulamayacak bir oyuncu belki ama iki sezondur yedeğinde bekleyen ve zaman zaman iyi de maçlar çıkaran Orhan Şam’da Kasımpaşa’ya verildi. Gökhan Gönül’ün Eylül ayının ortalarına doğru tam kondisyonla sahalara dönebileceği bilinirken bu mevkiye transfer yapılmadı ve Fenerbahçe sağ beksiz sezona girdi. Oynanan 5 resmi maçta bu bölgede yaşanan sıkıntı ve hala devam eden denemeler ortada.

Stoch’un ve takımda artık düşünülmeyen Krasic’in de takımdan ayrıldığı düşünülürse Fenerbahçe’de safkan bir kanat oyuncusu da kalmadı. Ana taktiğinizde, 11’inizde bu tarz oyuncuya ihtiyaç duymayabilirsiniz ama her takım 25 kişilik kadrosunda mutlaka adam eksilten oyuncuya ihtiyaç duyar zaman zaman. Bu bölgeye de transfer yapılmadı ve yapılmayacak gibi görünüyor.

Yabancı sınırlaması düşünüldüğünde farklı bir sıkıntıyı da dile getirmeden edemeyeceğim. Fenerbahçe’nin kadrosunda şu anda yerli bir forvet olmadığı gibi hücuma dönük ofansif, gol atacak, gol attırabilecek Türk oyuncu da yok. Eğer transfer yapılmazsa bu sıkıntı sezon boyu çekilecek ya da orta saha ve defansta bir yabancıdan sürekli fedakarlık edilip Kuyt-Emenike-Sow-Webo sürekli kadroda olacak. Bu da Alves ve Meireles'in sürekli kadroda olacağı düşünülürse Kadlec, Cristian, Yobo ve Holmen'i(?) unutmak demek.

Son söz yine nispeten iyi başlanan bir transfer sezonunun plansızlık ve yazının başında belirttiğim 4 temel nedenden dolayı iyi geçirilmediğini görüyoruz. Sırf bonservisleri düşündüğümüzde ise kulübün kasasından 30 m. Euro çıkacak. Gönderilen oyunculardan ise kulübün kasasına giren para yok ve de alındıklarında ödenen paralar da göz önüne alındığında(Sezer 4 m, Bienvenu 5 m. , Orhan Şam 3 m. , Stoch 8.m Euro) Fenerbahçe burada da ciddi zararda. UEFA’nın gittikçe sıkılaşan FFP politikası da varken ileride yaşanabilecek finansal sıkıntılar da düşündürüyor. Üstelik en ciddi para kaynağı Şampiyonlar liginden bu sene de uzakta kalınacağı düşünülürse…

Yazı planladığımdan uzun sürdü. Diğer takımlarımızla ile ilgili transfer değerlendirmesini daha sonra yaparız artık..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder